Olmayan Rüzgarda Uçurtmasını kaybeden adam !

Almamalı Kimsenin Ahını ...

Cumartesi, Mart 30, 2013 Yazar: ters LALE... , Yorum yok

Almamalı kimsenin ahını. Dokunmamalı kimsenin dokunulmasını istemediklerine. İncitmemeli nazenin yürekleri. Ağlatmamalı hiç kimseyi. Sebebi olunmamalı kimsenin bir damla gözyaşına. Yani gözyaşı sahibine ait olmalı. Akmasını istiyorsa ayıplanmamalı, gizlemek istiyorsa döktürmemeli.

Kırmamalı kimsenin umudunu. Yormamalı duygusal zihinleri. Düş kırıklığına uğratmamalı, hiçbir şarta bağlamadan güven duyan sadık yürekleri. Sormamalı cevapları kâh aklında, kâh zihninde, kâh düşlerinde gizlenmek istenen soruları. Mesela, beni seviyor musun diye bir soru sormamalı. Seviyorsa da sevmiyorsa da yürekte bırakmak niyetinde olduklarını sokağa salıvermeye zorlanmamalı.

Dokunmamalı kabuk bağlamış yaralara. Kanama sebebi olmamalı, kimsenin yaralarının. Düğümlememeli, çözülmesine dair umut beslenen sorun yumağını. Kör düğüme çevirmemeli düğümlenmiş olanları. Çare olmaya çalışılmalı, olunamıyorsa gölge etmemeyi bilmeli. Yüzüstü bırakılmamalı, yüzü size dönük bir tebessüm ile bekleyişte olanları.

hhe belkim..

Pazartesi, Mart 04, 2013 Yazar: ters LALE... Yorum yok

“Bense bir gün, ne zaman olacağını şimdi bilmediğim bir gün… 

Bütün umutsuzluklarımı, hüzünlerimi, anlamsızlıklarımı, hiçliklerimi bu şehirde bırakıp, 

sadece senin sevdanı giyinip üzerime senin şehrine doğru yol alacağım...”

Sabahattin Ali

Dersim Ermenileri Şimdi Nerede ?

Cuma, Şubat 22, 2013 Yazar: ters LALE... , Yorum yok

Radikal Blog'da eyüp hanoğlunun güzel bir yazısı tanıtım ve şevk tadında .. 

Geçtiğimiz haftalarda Ermeni gezgini Antranik'in “Dersim Seyahatname” isimli kitabı Aras yayınları tarafından yayımlandı. 1888 yılında Antranik Dersim'e gidiyor, bölgede birçok yerleşim yerini dolaşıyor ve gittiği yerlere dair, o tarihe ait birçok bilgi ve anı aktarıyor. Bence hepsi birbirinden değerli bilgiler. Malum; sözlü aktarım geleneğinin çocuklarıyız, yazılı bir tarihimiz yok, 1938 öncesine dair bilgilerimiz de çok sınırlı, devlet arşivleri ve gezginlerin seyahatnameleri dışında bildiğimiz çok az şey var. Bu bağlamda Andranik'in Dersim Seyahatname adlı kitabı çok özel bir kaynak.

Antranik, kitabında gezdiği yerlerin nüfuslarını da vermiş, bu bilgi çok dikkatimi çekti. Çünkü Antranik'in gittiği köylerin çoğunda ciddi bir Ermeni nüfus var, hatta bazı köylerde 250-300 haneden sadece 8-10 tanesi Kürt diğerlerinin tamamı Ermeni. Örneğin türüşmek (aktuluk) köyünde sadece 4-5 hanenin Kürt olduğunu söylüyor Andranik, kalanı Ermeni. Dersim'de Ermenilerin de yaşadığını elbette biliyorduk, halen bir çok köy ve bölgenin isimleri Ermenice, bir çok kilise yıkıntısı var, hala yaşayan Dersimli Ermeniler de var ama yine de; daha 110-120 yıl öncesine kadar Dersim'de bu yoğunlukta bir Ermeni nüfusun yaşadığını bilmiyordum, beklemiyordum, kitabı okurken çok şaşırdım.

Ücretsiz LigTv İzlemek

Cumartesi, Şubat 09, 2013 Yazar: ters LALE... , , , Yorum yok
Arkadaşlar bu ara herkes ligtv'yi beleşe getirme peşine düşmüş. Ki bende beleş izleyen arkadaşlardan biriyim. Herkes reklamsız hızlı yayın istior tabi kalitede olmalı ... Benden Size bir kıyak .
 

Kitap Tavsiyesi İstiyorum Diyenlere

Çarşamba, Şubat 06, 2013 Yazar: ters LALE... , , Yorum yok


Facebook Mehmet Atlı Sayfasindaki arkadaşların tavsiyeleri ile bir not oluşturmuştuk bu notu blogumda da paylaşma gereği duydum ne okusam ya diye hala gezen insanlar varsa bir göz atmakta fayda var diye düşünüyorum. ya bunu da siz okumalısınız dediğiniz nadide eserleriniz için yorum bırakmanız yeterli :) 
Mehmet Atlı Hayranlarının yorumlarıyla birlikte bir okunacak veya okunmalı dediğiniz kitapları bir araya topladık. Belki çok fazla olmadı ama Şimdilik buda iyidir arkadaşlar. Eklemek istediğiniz varsa gene yorumlardan devam edebilirsiniz. Amaç okumamış olan arkadaşlara tavsiye ettiğiniz güzel kitapları keşfetmelerini sağlamak bir bakıma yol göstermekti. 



beni sana bağlayan uzaklar ...

Pazar, Ocak 20, 2013 Yazar: ters LALE... , , , Yorum yok
Uzak ve bir an ulaşılması güç olan birşeyler isteyince o kadar yakınlaşabilir ki insana. Aslında bir duvarı kaldırmak bir sandalyeden yukarıya bakıp görmek gibi bişeydir . Ben ne kadar uzakta olursam olayım sen hep kalbimde ki sığınaktasın . Kimselere gösteremediğim , kimseleri alamadığım o malum yerde . Zaman geçiyor , çoğu zamanlar intihar isteği bastırıveriyor . Gitmek ve geri dönememek . Bir anlamda kendimi çaresiz bırakmak da denebilir. Şimdi yanında olmak isteyip de olamamak gibi değil. O zaman tamamen çaresiz tamamen elleri kolları bağlanmış , belki o zaman canım daha çok yanacak . Ama bu düşünceler gün be gün içimi kemiriyorlar. Bu özlem beni öldürecek düzeye geldi. Hiçbirşey düşünecek halim yok . Sadece sana kavuşmak istiyorum.